Kayıp Sevgilere 


Sen hiç;
Beni özlediğin zaman resmimi öpüp kokluyor musun?
Beni sevdiğini yıldızlara söylemeyi denedin mi göz yaşların kaybolurken yastığında?

Sen hiç;

Ben uzaktayken hıçkıra hıçkıra ağladın mı uzaklığıma?
Kendini kaybettin mi rüyalarında eriyerek?
Kanının kuruduğunu hissettin mi yokluğuma?

Sen hiç?

Yokluğumda, Uzaklığımda,
El ele dolaşan bir çift gördüğünde,
elindeki şişeyi duvara vurup kırdın mı?
dudaklarımı hissettin mi düşünde?
şimdi,
Beni sevdiğini tekrar söyleyebilir misin?

Gerçek Ve Düş 

Sensiz geçen uzun gecelerde 
Ilık rüzgarlarla gelir sesin, 
Hayalin belirir gözlerimde, 
Cennet den çalınmış sayılı saatlerimizi 
Anımsarım, 
İçime sıcaklığın yayılır. 
Bir anda kaybolur her şey, 
Özlemini duymaya başlarım. 
Gerçeğimsin ama 
Hep düşlerimde yaşarım seni. 
Sonra açar ellerimi yakarırım tanrıya; 
Tez gelsin yarim diye, 
Duyayım bir kez daha 
Bana kadınım deyişini, 
Tekrar yaşayayım 
O cennet den çalınmış saatleri. 
Gerçeğimsin ama 
Hep düşlerde yaşarım seni.

gelmedin

gelmedin son hayal de yanıp yanıp kül oldu
bu deruni kavgada kırılan gönül oldu
simdi menziller elem,yürek duman,sine çak
devleri mahkum eden hayatim simdi helak
gelmedin yıldırımlar düştü hülyalarıma
nasıl kıydın be zalim masum rüyalarıma
sana doğru her adim neden hep ölüm sunar
seni her andığımda renk solar,desen yanar

hangi rüzgar sabırla böyle koşar ardından
hangi el nakış nakış gergef dokur ardından
susarsam anlatır mı seni göklere tarih
bensiz olur mu sabah güler mi kara talih
gelmedin koptu zincir parçalandı anılar
sardı bütün ruhumu tükenmeyen ağrılar
kalbimin pembe köşkü harab oldu gelmedin
bahçesinde açan gül turab oldu gelmedin
bil ki kıyamet kopsa bu ateş sönmeyecek
heyhat!sair mehtaba bir daha dönmeyecek 

Sus, kimseler duymasın.

Duymasın ölürüm ha.
Aydım yari gecede
Yeşil bir yağmur sonra ...
Yağıyor yeşil .
..........
En uzak, o adsız ve kimseler siz,
O yitik yıldızda duyuyor musun?
Bir STRADIVARIUS inler kendi kendine,
Yayı , reçinesi, köprüsü yeşil.
Önce bendim diyor ve sonra benim ...
Ölümsüz . güzel ve çetin.
Ezgisidir dolasan bütün evreni,
Bilinen, bilinmeyen ıssızlıkları .
Canimi, tüylerimi sarmada simdi
Kendi rüzgarıyla vurgun ...
Sarıyor yeşil ...
........
Rüya, bütün çektiğimiz.
Rüya kahrım, rüya zindan.
Nasıl da yılları buldu,
Bir mısra boyu maceram ...
Bilmezler nasıl aradık birbirimizi,
Bilmezler nasıl sevdik ,
iki yitik hasret,
iki parça can.
Çatladı yüreği çakmak taşının,
Ağıyor gök kuşaklarının serinliğinde
Çağlardır boğulmuş bir su ...
Ağıyor yeşil.
.......
Yivlerinde yeşil güller fışkırmış,
Susmuş bütün namlular ...
Susmuş dağ ,
Susmuş deniz.
Dünya mışıl-mışıl,
Uykular derin ,
Yılan su getirir yavru serçeye,
Kısır kadın, maviş bir kız doğurmuş ,
Memeleri bereketli ve serin ...
Sağıyor yeşil.
.......
Aydım yarı gecede,
Neron , çocuk kitaplarında çirkin bir surat,
Ve Sezarsa bir ad, yıkıntılarda.
Ama hançer taşı sanki
Koca Kartaca !
Hani, kibrit suyu vermişlerdi üstüne
Bak nasıl alıyor, yiğit ,
Binlerce yıl da sonra
Alıyor yeşil.
.........
Vurur dağın doruğundan
Atmacamın çalkara,
Yalın gölgesi.
Kuş vurmaz, tavsan almaz,
Ama aç azgın
Köpek balıklarıydı parçaladığı
Bak Tiber saygıli, suskun.
Bak, nilüfer dizisi zinciri
Bunlar buk ağrısı, kol bağlarıdır,
Cihanın ilk umudu,ilk sevgilisi,
Ve ilk gerillası SPARTAKUS un.


suskun

Susuyor yeşil .
Sus, kimseler duymasın,
Duymasın, ölürüm ha.
Aymışam yari gece,
Seni bulmuşam sonra.
Seni, kaburgamın altın parçası .
Seni, dişlerinde elma kokusu
Bir daha hangi ana doğurur bizi?
Ruhum ... Mısra çekiyorum haberin olsun.
Çarşıların en küçük meyhanesi bu,
Saçları yüzümde kardeş, çocuksu.
Derimizin altında o ölüm namussuzu ...
Ve Ahmedin işi ilk rast gidiyor.
İlktir dost elinin hançersizliği ...
Ağlıyor yeşil .

elde var hüzün

Söyleşir
Evvelce biz bu tenhalarda
Ziyade gülüşürdük
Pir pir yaldızlanırdı kanatları kahkaha Kuşlarının
Ne meseller söylerdi mercan köz nargileler
Zamanlar değişti
Ayrılık girdi araya
Hicrana düştük bugün
Ah nerede gençliğimiz
Sahilde savruluşları başıboş dalgaların
Yeri göğü çınlatan tumturaklı gazeller
Elde var hüzün
O sehrâyın fakat çıkar mı akıldan
Çarkı feleklerin renk renk geceye dağılması
Sırılsıklam âsık incesaz
Kadehlerin mehtaba kaldırılması
Adeta düğün
Hayat zamanda iz bırakmaz
Bir boşluğa düşersin bir boşluktan
Birikip yeniden sıçramak için
Elde var hüzün 

Unutmak tükenmektir ...
Yaşamaksa direnmek ...
Dünümüzü Unutmadan,
Yarınımıza Umutla bakıyoruz ...
Gitmek mi 
O da Ne?
Biz Hep buradayız.
Herkes çekse Gitse Yine kalırız ..
Bizi Öldü Sanmayın,
Bir Ölür;Bin diriliriz ...

 

Paylaş: